Mickoski ile Kocevski gerilimi tırmanıyor: "Yasal yollarla görevden alınmanın yolları aranıyor"

Başbakan, yargıç ve savcıların harcamaları üzerine meclis denetim komisyonu kurulacağını da açıkladı.

Başbakan Hristiyan Mickoski ile Cumhuriyet Savcısı Lyupço Kocevski arasındaki gerilim yeni bir boyuta ulaştı. Başbakan Mickoski, Kocevski'nin görevden alınması için yasal mekanizmaların arandığını açıkladı. "Yasal Süreç İşleyecek" Başbakan Mickoski yaptığı açıklamada, "Önemli olan, bu tespite varmış olmamız. Şimdi yasal sürecin nasıl işleyeceğini görmemiz gerekiyor ki, daha sonra herhangi bir belirsizlik kalmasın" ifadelerini kullandı. Mickoski, son günlerde Kocevski'yi görevini gerektiği gibi yapmamakla suçlayarak değişim gerekliliğini vurgulamaya devam ediyor. Kocevski'den Yanıt: "Bu Siyasi Bir Açıklama" Cumhuriyet Savcısı Kocevski ise Başbakan'ın açıklamalarına yanıt vererek, "Bu tür açıklamaları zaten aylardır duyuyorum. Ancak ben görevimi yasalara uygun, vicdanlı ve profesyonel bir şekilde yerine getiriyorum. Bunun kanıtı da İçişleri Bakanlığı'ndan gelen 14 bin dosyanın savcılar tarafından çözüme kavuşturulmuş olmasıdır" dedi. Kocevski, Başbakan'ın açıklamalarını "siyasi" olarak nitelendirdi. Maaş Tartışması ve Mali Bağımsızlık Kocevski, yargının finansal bağımsızlığının bütçenin yüzde 0.4'ü olması gerektiğini savunurken, Başbakan Mickoski maaş artışlarına karşı çıktı. Mickoski, "Bazı mahkeme başkanları aylık 3 bin avro, benim maaşım ise 2.500 avro civarında. Şimdi birkaç kişi için kamusal tartışma yürütüyoruz - yargıdaki çoğunluk değil, bazı bireyler - 3 bin avro yetmiyormuş gibi 5 bin avro maaş istiyorlar" diye konuştu. Yeni Denetim Mekanizması Başbakan, yargıç ve savcıların harcamaları üzerine meclis denetim komisyonu kurulacağını da açıkladı. Bu komisyonun, yargı mensuplarının çalışmaları üzerinde denetim yapması planlanıyor. Kurumlar Arası Kriz Derinleşiyor Yaşanan bu gerilim, yürütme ve yargı arasındaki ilişkilerde yeni bir krize işaret ediyor. Başbakan'ın Cumhuriyet Savcısı'nı görevden alma arayışı, ülkenin yargı bağımsızlığı tartışmalarını da yeniden alevlendirmiş durumda.