AB'den Rusya'ya 18. yaptırım paketi

Yaptırım paketi, önümüzdeki günlerde AB üye ülkelerinin onayına sunulacak.

Avrupa Komisyonu, Rusya üzerindeki baskıyı artırmak ve Ukrayna’ya karşı yürüttüğü savaşın finansmanını kısıtlamak amacıyla 18. yaptırım paketini bugün açıkladı. Avrupa Komisyonu Başkanı Ursula von der Leyen, yeni önlemleri tanıtırken “Rusya’nın anlayacağı tek dil güçtür” ifadelerini kullandı. Yeni paket, Rusya’dan ihraç edilen petrole uygulanan tavan fiyatın 60 dolardan 45 dolara düşürülmesini öneriyor. Bu adım, Kremlin’in enerji ihracatından elde ettiği geliri azaltmayı ve savaşın finansmanını zorlaştırmayı hedefliyor. Öneri, önümüzdeki hafta Kanada’da yapılacak G7 Zirvesi’nde masaya yatırılacak. Paket kapsamında, Rusya’nın yaptırımları delmek için kullandığı 77 gemi daha kara listeye alınacak. Böylece yaptırım altındaki toplam gemi sayısı 419’a yükselecek. Bu gemiler, genellikle petrol taşımacılığında kullanılıyor ve “gri filo” olarak adlandırılıyor. Ayrıca, Kuzey Akım doğalgaz boru hatlarına dair tüm işlemlere yasak getirilmesi öneriliyor. Bu önlem, Rus enerji sektörünün gelecekteki gelir kaynaklarını sınırlamayı amaçlıyor. Paket, 22 Rus bankasına yönelik yeni yaptırımlar içeriyor. Bu bankaların varlıkları dondurulacak ve uluslararası finans sistemlerine erişimleri engellenecek. Böylece Rusya’nın finansal altyapısına darbe vurulması hedefleniyor. Ayrıca, makineler, metaller, plastikler, kimyasallar ve çift kullanım potansiyeli taşıyan teknolojilere ihracat yasağı getirilecek. Bu malzemeler, özellikle insansız hava araçları (İHA), füzeler ve diğer askeri sistemlerin üretiminde kullanılabiliyor. Yaptırım paketi, önümüzdeki günlerde AB üye ülkelerinin onayına sunulacak. Tüm ülkelerin uzlaşması halinde, önlemler birkaç hafta içinde yürürlüğe girecek. Avrupa Birliği ayrıca G7 ülkeleri ve Avustralya ile eşgüdümlü hareket etmeye devam edecek. Ancak Avrupa'da bazı çevreler, art arda gelen yaptırımların gerçekten Rus askeri gücünü zayıflatıp zayıflatmadığını sorguluyor. Eleştirmenler, bu tür önlemlerin Avrupa’nın Rus enerjisine olan bağımlılığını daha da karmaşık hale getirdiğini ve mevcut krizi uzattığını savunuyor.