Tolga Mazhar-TOBY: “Albümüm bir film gibi, dinleyiciyi derinlere çekecek”

Kuzey Makedonya 24.07.2025 - 16:02, Güncelleme: 01.12.2025 - 02:26 1207+ kez okundu.
 

Tolga Mazhar-TOBY: “Albümüm bir film gibi, dinleyiciyi derinlere çekecek”

Tolga Mazhar, sahne adıyla TOBY, "Dancing On My Own" teklisiyle müzikseverlerin radarına girdi.
Müzisyen bir aileden gelen, köklü bir eğitimle donanmış ve sahne arkasında da önemli başarılara imza atmış olan TOBY, şimdi ilk konsept albümü "The City of Angels and Demons (Melekler ve Şeytanlar Şehri)" ile dinleyicilerini sıra dışı bir sinematik yolculuğa çıkarmaya hazırlanıyor. Yeniden Birlik Haber Sitesi olarak TOBY ile müziğe olan tutkusunu, yaratım süreçlerini ve "Melekler ve Şeytanlar Şehri’nin” sırlarını konuştuk. TOBY, müzikle ilk tanışmasını ve kariyerinin dönüm noktalarını şu sözlerle anlatıyor: "Müzisyen bir ailede dünyaya geldim, bu yüzden müzik geçmişim bir ölçüde aile mirasımıza bağlı. Çocukken evde Michael Jackson, Prince, George Michael gibi farklı sanatçıların kasetlerini bulurdum. Bu kasetleri dinlemek benim için gerçeküstü bir deneyimdi. Bunlar, müzikle ilgili en eski anılarım diyebilirim ve müziğe olan ilk aşkımı da bu anlarda keşfettim." TOBY'nin müzikal eğitimi çocukluk yaşlarında başladı. Yedi yıl boyunca solfej ve keman eğitimi almasının ardından, Üsküp'teki İliya Nikolovski-Luy Müzik Lisesi'nde şan, piyano, harmoni ve teori dersleri aldı. Lise eğitimini tamamladıktan sonra, ESRA (şimdiki Europa Prima) Üniversitesi'nde Müzik Prodüksiyonu ve Ses Mühendisliği bölümünden mezun oldu. Eğitimini tamamladıktan sonra sadece sahne önünde değil, sahne arkasında da yeteneğini konuşturdu. Balkanlar'daki Elena Kitiç ve Raus gibi birçok sanatçı için söz ve beste yazdı. Bu yoğun çalışmaların meyvesini 2022'de Türkiye'nin önde gelen prodüksiyon şirketlerinden biri olan Avrupa Müzik ile anlaşarak aldı. Bu anlaşmayla birlikte "Let Me Love You", "Got It All" ve "Alone" adlı üç single yayınladı. Türkiye'deki kısa vadeli başarısının ardından doğduğu topraklara, Makedonya'ya geri dönen TOBY, şu sıralar ilk resmi stüdyo albümünün çalışmalarına hızla devam ediyor. Yalnızlıkta teselli bulan bir dans "Dancing On My Own" duygusal dans-pop eserinin ardındaki ilham perdesini aralayan TOBY, şarkının derin anlamını ve yaratım sürecini anlattı. "Dancing On My Own'un ilham kaynağı, doğrudan albümün ana temasına dayanıyor" diyen TOBY, şarkının yalnızlıkta teselli bulmak ve zor zamanlarda başını dik tutabilmek üzerine kurulu olduğunu belirtiyor. Şarkının gerçek derinliğinin, dinleyicilerin albümün bütünü içinde, özellikle de albümdeki önemli bir olayın hemen ardından dinlediklerinde ortaya çıkacağını ekliyor. Yönetmen koltuğunda psikolojik gerilim Tolga Mazhar, "Dancing On My Own" şarkısıyla olduğu kadar, etkileyici ve sembolik müzik videosuyla da dikkat çekiyor. Klip konseptini bizzat üstlenen TOBY, bu görsel deneyimin neo-noir ve psikolojik gerilim filmlerinden ilham aldığını belirtiyor. TOBY, albümün genelinde sinematik bir deneyim sunmayı hedeflediğini vurguluyor ve bu nedenle hem "Dancing On My Own" klibinin hem de sonraki kliplerin yönetmenliğini bizzat üstlendiğini ifade ediyor. Klibin görsel dünyasının bu filmlerden beslenmesi sebebiyle zaman zaman klostrofobik bir atmosfer taşıdığını ekliyor. “Bütçenin izin verdiği ölçüde metafor ve sembollerle derinlik katmaya çalışıyorum” ifadelerini kullanan TOBY, özellikle "Kırmızılı Kız" ve "Beyazlı Kız" konseptlerinin, dinleyicilerin albüm boyunca dikkat etmesi gereken önemli unsurlar arasında yer aldığını açıklıyor. Aşk, şehvet ve korku dolu bir konsept albüm Müzikseverlerin merakla beklediği TOBY'nin ilk albümü "The City of Angels and Demons", adıyla bile dinleyicinin zihninde bir dünya kuruyor. TOBY, albümünün her şeyden önce bir konsept albüm olduğunu ve baştan sona bir hikâye anlattığını vurguluyor. TOBY, “Ana karakter, aşk, şehvet ve korku gibi farklı duyguların içinden geçerek kendini keşfetme yolculuğuna çıkıyor. Melekler ve Şeytanlar tarafından yönetilen bu şehirden sonunda kurtulup kurtulamayacağını ise albüm boyunca hep birlikte keşfedeceğiz”, dedi. Derin yolculuk Tolga Mazhar, albümün "bir film niteliğinde tasarlanmış” olarak tanımlıyor. Bu iddialı tanımın ne anlama geldiğini ve dinleyicileri albümde nasıl bir hikâye veya deneyimin beklediğini TOBY şöyle anlatıyor. TOBY, albümünü tasarlarken her geçen gün daha da popülerleşen bir müzik tekniğine kendi yorumunu kattığını belirtiyor. "Şarkıların neredeyse birbirine karıştığı, durmaksızın akan ve tutarlı bir ses evreni yaratan bir yaklaşım bu" diyerek albümün akışına dikkat çekiyor. Bu yaklaşımın müziğe adeta sinematik bir kalite kattığını ve dinleyiciyi, başka hiçbir şeyin yapamayacağı kadar derin bir yolculuğa çıkardığını ifade ediyor. Şarkı yazımında ilham perisi peşinde TOBY, müzik yaparken onu en çok neyin motive ettiğini ve şarkı yazma sürecinin nasıl ilerlediğini detaylarıyla anlattı. TOBY, her şarkının doğuşunun farklı olduğunu belirtiyor. Bazen bir melodiyle başladığını, bazen de aklına takılan bir sözle yola çıktığını ifade ediyor. Şarkılarına ilham veren en büyük kaynağın ise çevresindeki insanlarla yaşadığı anılar ve duygular olduğunu dile getiriyor. “İlham geldiğinde kendimi stüdyoya kapatır, ortak yazarlarımı arar ve çalışmaya başlarız” diyen Tolga özellikle son iki yıldır kendisini farklı ülkelerde, farklı stüdyolarda çalışırken bulduğunu ve bunun albüme müzikal anlamda bambaşka bir enerji kattığını vurguluyor. İngilizce albüm tercihi ve gelecek projeleri Tolga Mazhar, nam-ı diğer TOBY, ilk albümünde neden uluslararası bir dil olan İngilizceyi tercih ettiğini ve gelecekteki projeleri hakkında düşüncelerini paylaştı. TOBY, yaptığı müzikle mümkün olduğunca geniş bir kitleye ulaşmayı hedeflediğini ve bu noktada İngilizcenin ideal bir dil olduğunu belirtiyor. Günümüzde Ezhel ve Murda gibi Türk sanatçıların dahi daha geniş kitlelere ulaşmak için İngilizceyi tercih ettiğini, dolayısıyla bu yaklaşımın yeni olmadığını vurguluyor. "Müzik zaten evrensel bir dil, bazen tek bir kelimesini bile anlamasanız da size hissettirdikleriyle sanki yıldızlar arasında süzülüyormuşsunuz gibi bir duygu yaratabilir" diyerek müziğin dil bariyerlerini aşan gücüne dikkat çekiyor. Türkçe şarkılar veya bir Türkçe albüm beklentisine ise esprili bir yanıtla karşılık veriyor: "Belki bir gün yıldızlar gerçekten bir araya gelir ve Türkçe bir şarkı yaparım, kim bilir hahaha." Hüsamettin GİNA        
Tolga Mazhar, sahne adıyla TOBY, "Dancing On My Own" teklisiyle müzikseverlerin radarına girdi.

Müzisyen bir aileden gelen, köklü bir eğitimle donanmış ve sahne arkasında da önemli başarılara imza atmış olan TOBY, şimdi ilk konsept albümü "The City of Angels and Demons (Melekler ve Şeytanlar Şehri)" ile dinleyicilerini sıra dışı bir sinematik yolculuğa çıkarmaya hazırlanıyor.

Yeniden Birlik Haber Sitesi olarak TOBY ile müziğe olan tutkusunu, yaratım süreçlerini ve "Melekler ve Şeytanlar Şehri’nin” sırlarını konuştuk.

TOBY, müzikle ilk tanışmasını ve kariyerinin dönüm noktalarını şu sözlerle anlatıyor:

"Müzisyen bir ailede dünyaya geldim, bu yüzden müzik geçmişim bir ölçüde aile mirasımıza bağlı. Çocukken evde Michael Jackson, Prince, George Michael gibi farklı sanatçıların kasetlerini bulurdum. Bu kasetleri dinlemek benim için gerçeküstü bir deneyimdi. Bunlar, müzikle ilgili en eski anılarım diyebilirim ve müziğe olan ilk aşkımı da bu anlarda keşfettim."

TOBY'nin müzikal eğitimi çocukluk yaşlarında başladı. Yedi yıl boyunca solfej ve keman eğitimi almasının ardından, Üsküp'teki İliya Nikolovski-Luy Müzik Lisesi'nde şan, piyano, harmoni ve teori dersleri aldı. Lise eğitimini tamamladıktan sonra, ESRA (şimdiki Europa Prima) Üniversitesi'nde Müzik Prodüksiyonu ve Ses Mühendisliği bölümünden mezun oldu.

Eğitimini tamamladıktan sonra sadece sahne önünde değil, sahne arkasında da yeteneğini konuşturdu. Balkanlar'daki Elena Kitiç ve Raus gibi birçok sanatçı için söz ve beste yazdı.

Bu yoğun çalışmaların meyvesini 2022'de Türkiye'nin önde gelen prodüksiyon şirketlerinden biri olan Avrupa Müzik ile anlaşarak aldı. Bu anlaşmayla birlikte "Let Me Love You", "Got It All" ve "Alone" adlı üç single yayınladı.

Türkiye'deki kısa vadeli başarısının ardından doğduğu topraklara, Makedonya'ya geri dönen TOBY, şu sıralar ilk resmi stüdyo albümünün çalışmalarına hızla devam ediyor.

Yalnızlıkta teselli bulan bir dans

"Dancing On My Own" duygusal dans-pop eserinin ardındaki ilham perdesini aralayan TOBY, şarkının derin anlamını ve yaratım sürecini anlattı.

"Dancing On My Own'un ilham kaynağı, doğrudan albümün ana temasına dayanıyor" diyen TOBY, şarkının yalnızlıkta teselli bulmak ve zor zamanlarda başını dik tutabilmek üzerine kurulu olduğunu belirtiyor.

Şarkının gerçek derinliğinin, dinleyicilerin albümün bütünü içinde, özellikle de albümdeki önemli bir olayın hemen ardından dinlediklerinde ortaya çıkacağını ekliyor.

Yönetmen koltuğunda psikolojik gerilim

Tolga Mazhar, "Dancing On My Own" şarkısıyla olduğu kadar, etkileyici ve sembolik müzik videosuyla da dikkat çekiyor. Klip konseptini bizzat üstlenen TOBY, bu görsel deneyimin neo-noir ve psikolojik gerilim filmlerinden ilham aldığını belirtiyor.

TOBY, albümün genelinde sinematik bir deneyim sunmayı hedeflediğini vurguluyor ve bu nedenle hem "Dancing On My Own" klibinin hem de sonraki kliplerin yönetmenliğini bizzat üstlendiğini ifade ediyor.

Klibin görsel dünyasının bu filmlerden beslenmesi sebebiyle zaman zaman klostrofobik bir atmosfer taşıdığını ekliyor.

“Bütçenin izin verdiği ölçüde metafor ve sembollerle derinlik katmaya çalışıyorum” ifadelerini kullanan TOBY, özellikle "Kırmızılı Kız" ve "Beyazlı Kız" konseptlerinin, dinleyicilerin albüm boyunca dikkat etmesi gereken önemli unsurlar arasında yer aldığını açıklıyor.

Aşk, şehvet ve korku dolu bir konsept albüm

Müzikseverlerin merakla beklediği TOBY'nin ilk albümü "The City of Angels and Demons", adıyla bile dinleyicinin zihninde bir dünya kuruyor.

TOBY, albümünün her şeyden önce bir konsept albüm olduğunu ve baştan sona bir hikâye anlattığını vurguluyor.

TOBY, “Ana karakter, aşk, şehvet ve korku gibi farklı duyguların içinden geçerek kendini keşfetme yolculuğuna çıkıyor. Melekler ve Şeytanlar tarafından yönetilen bu şehirden sonunda kurtulup kurtulamayacağını ise albüm boyunca hep birlikte keşfedeceğiz”, dedi.

Derin yolculuk

Tolga Mazhar, albümün "bir film niteliğinde tasarlanmış” olarak tanımlıyor. Bu iddialı tanımın ne anlama geldiğini ve dinleyicileri albümde nasıl bir hikâye veya deneyimin beklediğini TOBY şöyle anlatıyor.

TOBY, albümünü tasarlarken her geçen gün daha da popülerleşen bir müzik tekniğine kendi yorumunu kattığını belirtiyor.

"Şarkıların neredeyse birbirine karıştığı, durmaksızın akan ve tutarlı bir ses evreni yaratan bir yaklaşım bu" diyerek albümün akışına dikkat çekiyor.

Bu yaklaşımın müziğe adeta sinematik bir kalite kattığını ve dinleyiciyi, başka hiçbir şeyin yapamayacağı kadar derin bir yolculuğa çıkardığını ifade ediyor.

Şarkı yazımında ilham perisi peşinde

TOBY, müzik yaparken onu en çok neyin motive ettiğini ve şarkı yazma sürecinin nasıl ilerlediğini detaylarıyla anlattı.

TOBY, her şarkının doğuşunun farklı olduğunu belirtiyor. Bazen bir melodiyle başladığını, bazen de aklına takılan bir sözle yola çıktığını ifade ediyor. Şarkılarına ilham veren en büyük kaynağın ise çevresindeki insanlarla yaşadığı anılar ve duygular olduğunu dile getiriyor.

“İlham geldiğinde kendimi stüdyoya kapatır, ortak yazarlarımı arar ve çalışmaya başlarız” diyen Tolga özellikle son iki yıldır kendisini farklı ülkelerde, farklı stüdyolarda çalışırken bulduğunu ve bunun albüme müzikal anlamda bambaşka bir enerji kattığını vurguluyor.

İngilizce albüm tercihi ve gelecek projeleri

Tolga Mazhar, nam-ı diğer TOBY, ilk albümünde neden uluslararası bir dil olan İngilizceyi tercih ettiğini ve gelecekteki projeleri hakkında düşüncelerini paylaştı.

TOBY, yaptığı müzikle mümkün olduğunca geniş bir kitleye ulaşmayı hedeflediğini ve bu noktada İngilizcenin ideal bir dil olduğunu belirtiyor.

Günümüzde Ezhel ve Murda gibi Türk sanatçıların dahi daha geniş kitlelere ulaşmak için İngilizceyi tercih ettiğini, dolayısıyla bu yaklaşımın yeni olmadığını vurguluyor. "Müzik zaten evrensel bir dil, bazen tek bir kelimesini bile anlamasanız da size hissettirdikleriyle sanki yıldızlar arasında süzülüyormuşsunuz gibi bir duygu yaratabilir" diyerek müziğin dil bariyerlerini aşan gücüne dikkat çekiyor.

Türkçe şarkılar veya bir Türkçe albüm beklentisine ise esprili bir yanıtla karşılık veriyor: "Belki bir gün yıldızlar gerçekten bir araya gelir ve Türkçe bir şarkı yaparım, kim bilir hahaha."

Hüsamettin GİNA

 

 


 

 

Habere ifade bırak !
Habere ait etiket tanımlanmamış.
Okuyu Yorumları (0)

Yorumunuz başarıyla alındı, inceleme ardından en kısa sürede yayına alınacaktır.

Yorum yazarak Topluluk Kuralları’nı kabul etmiş bulunuyor ve siteye yaptığınız yorumunuzla ilgili doğrudan veya dolaylı tüm sorumluluğu tek başınıza üstleniyorsunuz. Yazılan tüm yorumlardan site yönetimi hiçbir şekilde sorumlu tutulamaz.
Sitemizden en iyi şekilde faydalanabilmeniz için çerezler kullanılmaktadır, sitemizi kullanarak çerezleri kabul etmiş saylırsınız.