Erol Rizaov’dan sert eleştiri: “Sığırlar azaldı sözü, krizi gizleyemez”
Erol Rizaov’dan sert eleştiri: “Sığırlar azaldı sözü, krizi gizleyemez”
Erol Rizaov, hükümeti yangınlar ve çevre krizlerini küçümsemekle eleştirdi. Mickoski’nin “sığır azalması” açıklamasını alaya aldı, iktidarın propagandayla sorumluluktan kaçtığını vurguladı.
Duayen gazeteci Erol Rizaov, nezavisen.mk’de yayımlanan köşe yazısında hükümetin yangınlar, çevre kirliliği ve kriz yönetimine yönelik politikalarını sert bir dille eleştirdi. Yazının merkezinde, Koçana’da 63 gencin hayatını kaybettiği trajik disko yangını ve sonrasında alınmayan önlemler yer aldı.
Rizaov’a göre hükümet, bu facianın ardından yangın güvenliği ve halk sağlığı konusunda ciddi adımlar atmak yerine olayları küçümseyen söylemler geliştirdi. Başbakan Hristijan Mickoski’nin, seçim kampanyası merkezinden aldığı “hava temiz” raporunu halka açıklaması, başkentte yaşanan yoğun duman ve kötü koku ile taban tabana zıt bir görüntü oluşturdu.
Yazıda en çok dikkat çeken nokta ise Mickoski’nin yangınların sebebi olarak “dağlarda otlayan sığırların azalmasını” göstermesi oldu. Başbakan’ın bu sözleri “bilimsel gerçek gibi sunulan dahice bir icat” diye tanımlayan Rizaov, hükümetin halkın aklıyla alay ettiğini öne sürdü. Ona göre iktidar, doğal afetleri ve çevre felaketlerini muhalefetin sabotajına bağlayarak sorumluluktan kaçıyor.
Eleştirilerin hedefinde İçişleri Bakanı Pance Toşkoski de vardı. Toşkoski’nin Üsküp-Trubarevo’daki elektronik atık deposunda çıkan yangınla ilgili, “benzer olaylar başka ülkelerde de yaşanıyor” açıklaması, Rizaov tarafından olayı önemsizleştirme girişimi olarak değerlendirildi. Ayrıca, hükümetin vatandaşları zehirli dumanlardan koruyacak ciddi bir politika geliştirmediği, yalnızca geçici ve yüzeysel açıklamalarla durumu geçiştirdiği ifade edildi.
Erol Rizaov, hükümetin siyasi yaklaşımını da ele aldı. Yangınlardan muhalefeti ve özellikle DUI’ye bağlı “kötü Arnavutları” sorumlu tutarken, koalisyon ortağı olan Arnavut partilerini “iyi ve dürüst” olarak göstermesini ikiyüzlülük olarak niteledi. Bu tutumun seçimlere kadar geçerli olacağını, siyasi çıkarların değişmesiyle söylemlerin de hızla farklılaşacağını vurguladı.
Yazının sonunda hükümetin propaganda stratejileri “renkli tüyler” metaforuyla eleştirildi. Rizaov, AB üyeliği sürecinin tıkandığını, maaş ve emekli maaşı artışlarının gerçekte alım gücünü düşürdüğünü, ekonomik büyüme iddialarının da abartılı olduğunu savundu. Ona göre iktidar, başarısızlıklarını gizlemek için yalanlarla kamuoyunu oyalıyor.
Yorumunuz başarıyla alındı, inceleme ardından en kısa sürede yayına alınacaktır.