Sırbistan’a ABD’den ağır darbe: Gümrük oranı yüzde 35’e çıktı
Amerika Birleşik Devletleri’nin Sırbistan’dan ithal edilen ürünlere yönelik gümrük vergisini yüzde 35’e yükseltmesi, ülkenin en büyük ihracatçılarını doğrudan etkiledi. Özellikle otomotiv yan sanayi, lastik üretimi, silah ve mühimmat sektörü ile evcil hayvan gıdası üreticileri, bu artıştan en fazla zarar görecek sektörler arasında yer alıyor.
Sırbistan Ticaret Odası Stratejik Analizler, Hizmetler ve Uluslararasılaşma Bölümü Başkan Yardımcısı Boyan Staniç, gümrük artışının tam olarak hangi ürünleri kapsadığının halen net olmadığını belirterek, “Yeni tarifeye başka ürünler de eklenebilir. Bu konuda Sırbistan Hükümeti’nin yapacağı açıklamayı bekliyoruz,” dedi.
Stanić’e göre, ABD ile yürütülen müzakerelere rağmen Sırbistan daha düşük gümrük oranı veya erteleme hakkı elde edemedi, bu da iş dünyasında ciddi hayal kırıklığı yarattı.
İsviçre’den sonra en yüksek oranAvrupa'da şu anda ABD’nin en yüksek gümrük tarifesi uyguladığı ülke İsviçre olurken, Sırbistan bu listede ikinci sırada yer aldı. İsviçre’ye uygulanan oran yüzde 39, Çin’e ise yüzde 30 seviyesinde.
Staniç, bu oranın Nisan ayında ilk açıklandığında yüzde 37 olduğunu, ancak daha sonra yüzde 35'e çekildiğini hatırlatarak, “Bu ufak indirim dışında Sırbistan’ın lehine somut bir gelişme sağlanamadı,” ifadelerini kullandı.
700 şirket ihracat yapıyorHalihazırda yaklaşık 700 Sırp şirketi ABD’ye ihracat yapıyor. 2024 yılı genelinde iki ülke arasındaki toplam ticaret hacmi 1,3 milyar avro, bu rakamın 680 milyon avroluk kısmı Sırbistan’ın ihracatından oluştu. Yılın ilk yarısında ise Sırbistan’ın ABD’ye ihracatı yaklaşık 350 milyon avro seviyesinde gerçekleşti.
“Geçici destekler kalıcı olmaz”Staniç, eğer devlet kısa vadeli destek paketleri sunarsa bunun uzun süreli etkili olamayacağını belirterek, çözümün ABD ile yeni bir müzakere sürecinin başlatılması olduğunu vurguladı.
Sırp hükümetinin önümüzdeki günlerde konuyla ilgili bir yol haritası açıklaması bekleniyor. İş dünyası ise belirsizliklerin ortadan kalkması ve sürdürülebilir çözümlerin devreye alınması konusunda çağrıda bulunuyor.